Cennetten bir köşe : Maldivler...

Cennet heralde böyle birşey olmalı; burası değilse neresi olabilir ki? Yeryüzünde bunu söyletecek kaç yer vardır bilmiyoruz ama bizim hayatımız Maldivler'den önce ve sonra şeklinde ikiye ayrıldı gibi....

 

Balayına nereye gitsek diye bir an bile düşünmedik, bu süreçte en kolay verdiğimiz karar Maldivler'e gitmek oldu :) Şimdiye kadar hiçbir geziye bir acenta ile gitmemiş insanlar olsak da, bu sefer durum farklı. Türkiye'den Maldivler'e giden birkaç tur acentası var, hepsinin programını inceledikten sonra VIP Turizm'de karar kılıyoruz, Mayıs ayı olduğu için aslında sezon dışında kalan bir dönem, fiyatlar daha makul. Muson yağmurlarından da korkmuyoruz, zaten ne olursa olsun herşey kabulümüz :)

Dubai aktarmalı yolculuğumuz ile 1 haftalık cennet tatil başlıyor...Emirates Havayolları ile gideceğimiz için ayrıca mutluyuz, çünkü daha önce birkaç yolculukta kullanıp çok memnun kalmıştık.

Rahat geçen bir yolculuktan sonra hafif jetlag bir şekilde Male'ye varıyoruz. Havadan görünen manzaralar müthiş, mavinin tonu anlatılamaz... Uçaktan iner inmez 10dk içinde jetlagdan eser kalmıyor tabi :) Her otel bir adanın üzerinde bulunduğu için otele gitmek için Air Taxiye biniyoruz. Bu da değişik bir deneyim, hem denizin biraz üzerinde hem ara sıra bulutlara yaklaşıyor, yaklaşık 10 kişilik, içerisi biraz sıcak oluyor...

Ve en sonunda Medhufushi Resort Island'a varıyoruz... Oldukça heyecanlıyız, jet lag 100% bizi terketmiş:) Resepsiyonda oteli tanıtmak için içecek eşliğinde biraz bekletiyorlar ve sonunda Bungalow eve doğru yola koyuluyoruz. İskelenin altından binbir çeşit rengarenk balıklar geçiyor, köpek balığı var mıdır diye soruyoruz, var ama saldırmazlar, o sadece filmlerde olur diyorlar :)
Welcome to Paradise, diyor otelin görevlisi. Gerçekten en iyi açıklayan tanımlama bu :)

Odada balayı çiftlerine özel Welcome Cake ve şampanya karşılıyor bizi. 7 gün sürecek tatilimiz böylece başlıyor.

Mayıs ayı normalde muson yağmurlarının başladığı bir dönem, Eylül ayına kadar devam ediyor. Ama 1 hafta boyunca yapmuru sadece 1 kere gördük, o da 15dk sürdü. Muson yağmuru deneyimi de yanımıza kar kaldı :) Hava genelde 30 dereceydi, deniz sıcaklığı da hemen hemen aynı. Adaya ilk geldiğimizde havuza giren insanlara anlam verememiştik ama okyanusa girince çok anlamlı geldi. Su o kadar sıcak ki serinlemek için havuza girme ihtiyacı duyuyor insan...

Bembeyaz kumlarda balıklar eşliğinde okyanusa girmek harika bir duygu, balıklar insanlardan hiç kaçmıyor, ayaklarınızın altında dolaşıyorlar... Hiç görmediğimiz çeşit balıkları burada görüyoruz.

Maldivler dünyadaki en güzel dalış alanlarından biri olduğu için, mutlaka bu tecrübeyi de tatmak gerekiyor. Biz de son günlerde olsa bunu yaşamak için dalış okuluna gidiyoruz ve kaydımızı yaptırıyoruz. Hayatımızda ilk defa bu bölgede daldığımız için karşılaştırma yapamıyoruz ama burdan sonra herhalde kolay kolay tatmin olmayacağız :) Mercan kayalıkları içinde nemolar, turuncu-pembe-mavi balıklar, köpek balıkları varsa bile hiç teklikeli bir ortam yok:)

 

Dalıştan bir gün önce de şnorkelle dalmaya gittik, yolda bize eşlik eden yunuslar çok şirinlerdi, yol boyunca bize resmen şov yaparak eşlik ediyorlar :) Aslında şnorkelle bile, sanki dalmışız gibi hissediyoruz, balıklar her yerde, harika bir duygu onlarla yüzmek...

 

 

 

Adada oluşan ilginç başka bir doğa olayı da gel-gitler. Bazen sabahları kalktığımızda bileklerimize kadar gelen su, öğleden sonra yavaş yavaş eski haline varıyor ve boyumuzu geçiyor. Gel git esnasında, deniz altında küçük balıkların yaşam alanları suüstüne çıkıyor, onlarla da oynayabiliyoruz.

 

 

Gitmeden önce yemek konusunda meraklarımız vardı acaba neler yiyeceğiz diye, hem kahvaltı hem akşam yemeği adaya yaraşır güzellikteydi, her gün farklı bir konsept vardı, hatta bir akşam bir baktım döner topunu döndürüyorlar:) Egzotik sabah kahvaltısı, her gün değişik dondurma, bilmediğimiz balıklar, değişik soslar zevkle yedik hepsini...

 

 Hayatımızın en güzel tatilini geçirdiğimiz bu yer bizim için her zaman çok özel kalacak...