Endonezya: Tek seferlik Jakarta

2009 senesinde iş için yaklaşık 10 günlük Jakarta seyehati yapmak durumundaydım. Geriye dönüp baktığımda aklımda kalanlar şehrin baharatla hava kirliği karışımı kokusu, fakirlikle zenginlik arasındaki en uç nokta ve yediğim harika yemekler oldu. İş dışında bir daha gider miyim: Teşekkürler... :)

Istiqlal Mosque-Jakarta

Jakarta'da çektiğim fotoğrafların genelinde bir sis ve fluluk hakim. Bu ülkenin ve özellikle de Jakarta'nın hava şartlarından kaynaklanıyor. Bali'de de aynı durumun olmadığını düşünmek istiyorum...

Singapore Airlines ile Singapore aktarmalı uzuuun bir uçak yolculuğundan sonra Jakarta'ya iniyoruz. Uzak Doğu ülkelerinin ortak noktası; bizim alıştığımız masmavi gözyüzü, içinize solunacak temiz hava olmaması... Jakarta'ya indiğinizde de aynı hissi duyuyorsunuz. Taksiyle Borobudur Hotel'e doğru yola koyuluyorum, taksici yarım yamalak ingilizceyle ' you rich, Borobudur Hotel rich hotel' diyor :) Jakarta hem hizmet sektöründe hem yiyecek sektöründe çok ucuz bir yer, belki Türkiye'de normal sayılacak fiyatlarla orada en iyi otellerde kalabiliyor, fiyat kaygısı olmadan dilediğiniz restorana gidebiliyorsunuz. Taksiler de aynı şekilde, 1 saatlik yolculuktan sonra 10 USD vermeniz yetiyor. Tek sorun taksiciye nereye gideceğinizi anlatabilmek, biraz dil sorunu çekebiliyorsunuz ya da ingilizce bilmese de her söylediğinize 'yes' deyip sizi bambaşka yerlere götürebiliyorlar, tecrübeyle sabit :)
İlk günün sersemliğini üstümden atmak için biraz şehri dolaşmaya dışarı çıkıyorum. Gidilebilecek ilk yer: National Monument. Yapılar genelde 1960lı yıllarda Sukarno döneminde yapılmış. National Monument'in tepesine çıkarak tüm şehri görebiliyorsunuz. Benim gittiğim dönem dünyada domuz gribinin yaygınlaştığı bir dönemdi ve Jakarta'nın havası daha doğrusu havasızlığı sürekli 'Acaba domuz gribi mi oldum' korkusuna sokmuştu beni:) Özellikle National Monument'in tepesine çıkarken kullandığım tıklım tıkış asansörde... Sırf bu yüzden kaç kere eczaneye gidip ateşimi ölçtürdüğümü şu an gülerek hatırlıyorum :)

Çok yakınında aynı zamanda Istiklal Mosque da var, bölgedeki en büyük cami... Gerçekten büyük ama mimari açıdan bir güzellik sunmaktan ziyade kocaman beton bir binadan oluşuyor. İlk gün tarihi birkaç yeri gördükten sonra ileriki günlerde daha çok yemek ve alışveriş merkezinde gezmek üzerine zaman geçiriyorum, zira Jakarta'da çok fazla seçenek yok...

Jakarta'nın en güzel tarafı harika yemekleri çok ucuza yiyebilmeniz, bunun için en güzel adres Bandar Djakarta: iş dolayısıyla tanıştığım Jakarta'yı bilen Malezyalı arkadaşların götürdüğü ve içeri girdiğinizde tıklım tıklım masaları görünce doğru yere geldiğinizi anladığınız yer...

Balıkları dışarda siz seçiyorsunuz ve istediğiniz sosla yaptırıyorsunuz. Hayatımda yediğim en güzel deniz mahsüllerinden oluşan ziyafet...  Ananas soslu balık, ıstakoz, karides, kalamar, hindistancevizi suyu eşliğinde 6 kişi toplam 30USD vererek çıkıyoruz ve 2 gün sonra dayanamayıp tekrar gidiyoruz :) Mekan sahil şeridinde yer aldığı için sahili turlama fikri ilk başka hoş gibi görünse de deniz kirli olduğu için yaydığı koku ve sivrisinekler sizi pek de rahat bırakmıyor. Sonuç: 5 dakika içinde 30 sinek ısırığı...

Sonraki günlerde şehrin değişik birçok yerini taksiyle görme imkanı buluyorum: nehrin kenarında barakalarda yaşayan insanlar, dilenciler o kadar çok ki gerçekten fakirliği burada hissedebiliyorum. Diğer yandan da aşırı lüks mağazaların bulunduğu alışveriş merkezleri, restoranlar, genellikle Singapurlu ya da Çinli iş adamlarının eşlerinin kullandıkları arabalar... Ortası maalesef çok yok, ya aşırı bir fakirlik var ya da aşırı bir zenginlik... Tanıştığım endonezyalı arkadaşım beni metrobüse bindirerek ( evet İstanbul'daki metrobüsün aynısı:) ) bir halk pazarına götürüyor, burası daha çok elektronik eşya, kıyafet satan Sirkeci'de bir han gibi...Satılan yiyecekler burada biraz daha farklı :)

Jakarta'da trafik çok yoğun olduğu için aynı zamanda ulaşımı sağlayan taksi görevinde küçük motorlar var, bunları kullanmak da ayrı bir deneyim oluyor...

Jakarta'da çok büyük alışveriş merkezleri var ve hepsi de çok kalabalık. Avrupa ve Amerika'da gördüğünüz tüm mağazalar ve lokanta zincirleri burada da mevcut, ama değişik birşeyler denemek isteyenler bol bol uzakdoğu restoranı deneyebilirler.


Burada geçirdiğim 10 gün sonrasında, tanıştığım güzel insanlar ve yediğim güzel yemekler yanıma kar kalarak Singapur'a geçiyorum. Ve o zaman anlıyorum ki Jakarta'ya gelmenin en güzel kısmı Singapur'a geçmekmiş :)